19 Ağustos 2013 Pazartesi

Yalnızlık Mevsimi


 Başlarken ben yeniden en başından.
 Bu kez taşıracağım ruhumu içimden.Avuçlarına dökülecek sevincim ,umudum.
 Başka olacak bu sefer.Hiç bilmediğin bir çiçeğin tacı olacak başımda mesela.
 Bi başka seveceğim seni.Öyle ki hiç kimse sevmemişti böylesine seni.
 Taze bir bahar gibi saracağım seni; ılık, sıcak, mis kokan.
O gün  çılgınca gelecek her şey sana.
 Kalbin korkuyor biliyorum.
 Hep sonbaharlar gelemez ki kollarına.
 Sevmek ne güzel değil mi sevgili?
 Aşk kontrol edemeyeceğin deliliktir.
 Keşke zamanı geri alsam, en doğruyu en derinde hissetsem.
Yüzüne ölesiye bakabilsem.
 Nereden bilirdim ki vedaların olacağını.
Zamanın bundan sonra acıyla dolacağını.
Yemin ederim nefes almazdım ürkütmezdim tik takları.
İzliyor muydu ki biri bizi? Kör balık mıydık ağlara takılan?
 Bir gün anlayacağım seni, belki kırılmayacak olduğu gibi kalacak hisleri.
Merak ediyor musun, hatırlaya biliyor musun beni.
Dokundum
 Yandım
 İbret aldım
Sustum
Arkamı döndüm
Ve
Ne yazacağımı bilmiyorum,doğru heceyi bulamıyorum.
Alışmış gibi yapıp ,ilk fırsatta özlemek istemiyorum.
Bir ateşi anlatmak, onu yaşamakla aynı şey değil.
 Bu şiir de biraz eksik, çoğu sözcük yersiz,hislerim anlamsız gibi
Ondandır ki şiirin adı yalnızlık mevsimi.


Bon Jovi- Thank You For Loving Me


13 Şubat 2013 Çarşamba

Çok mu fazla bu sitem?

                                       
     
   Her yer kalabalık ,sağımda solumda birileri nefes alıyor.Çok gibi olsa da yetmiyor.Dünya hala bana boş geliyor.Sürekli aynı şeyleri yapmak.Kurallara uymak,geceden çöpleri çıkarmak,saat çalınca kalkmak, acıktığında mecbur yemek yemek, su içmek,arada alışveriş biraz gevezelik, her gece daimi uyku.Yastığın kılıfını belirli  periyotlarla değiştirmek sıkıcı, ütü yapmak rezil bir şey, mümkünse uzak olsun.Sayfalarca zorunlu şeyler yazmak gereksiz (ben sadece  istediklerimi yazmak isterim.)
     Düzen beni sıktı.Çay tiryakisi oldum.Elimde hep bir kupa içi sıcak çay dolu, odadan odaya gezerken bile içiyorum.Hırkamı giyip, markete ekmek almaya gitmek istiyorum.Çok soğuk illa ki mont giymeli.
     Tüm insanlık aynı giyiniyor , aynı şeyleri dinliyor.Zaten toplum olarak derdimiz ne okul , ne para, ne sağlık.Hepimiz aşkın peşindeyiz.(Ben demiyorum  sanal ortam bunu gösteriyor, bkz twitter.) Ne hikmetse , hep yanlış insan bizi buluyor, sonra hayatımız bombok oluyor.Trajikomik şekilde birbirleriyle alakası olmayan insanların ,aynı hikayelerini okuyup dinliyorum.
    Topluca çay içtiğimiz zamanlarda ;herkes şeker alırken , ben şeker  kullanmıyorum demek beni mutlu ediyor.(ufak bir farklı olma hikayesi.) Cebimde önceden unuttuğum 1 lirayı bulmak yüzümü güldürüyor.
    Evrende ki bütün parfümlerin, duş jellerinin, body spreylerin, benim olmasını istiyorum.Yeni çıkan tüm meyveli el kremlerini denemek üzerine bitmeyen bir istek var içimde.
    Renkli kazakları seviyorum ,uzun ,sıcak..Kalorifer peteğinin önüne minder  atıp kitap okumayı, sonrasın da kedi gibi mayışıp uyuya kalmayı.
    Kahvaltı için aldığım simiti kırarken ,masaya dağılan  susam tanelerini sofradan kalkmadan önce parmağımla toplayıp tek tek yemek hoşuma gidiyor.
    Otobüslerde insanlar cam tarafına oturmak için tartışıyor,yetmiyor kavga ediyor.
    Konuşmaya cesareti olmayanlar ,resimlere bakarak gözlerini doyuruyorlar, heyecan arayanlar çaldırıp kapatıyorlar.
    Narı dünyaya benzetiyorum.Dışarıdan tek gibi ama içerisi kalabalık ,yuvarlak renkli meyve.
    Özlemeyi seviyorum,şarkıların bi anlamı oluyor haliyle.
    Hala birilerinin mektup yazdığını bilmek güzel, ya da kart attığını.Eski zamanlara ait olmak istediğim anlar da;Zeki Müren,Müzeyyen Senar  açıp nostalji yaparken ,dinlendiriyorum gözlerimi.
    Uzaklara dair hayaller kuruyorum.
    ***
                                       
    Gelelim sebdiceklere.!
    Sevgililer günü saçmalığından her geçen yıl daha çok nefret ediyorum.Sevgilime hediye almak için belirli gün haftaları beklemem ben.Şu hediyeyi alayım da dursun 14 şubatta veririm ya da  sevgililer günü geliyor o zaman alırım.Bu nedir allahını seversen.Beğenince alırsın.Ayrıca14 şubatta hediye almıyor diye trip atan insandan da hayır gelmez.Kahrolsun 14 şubat saçmalığı.
       - 'Görülmemiş indirim, 14 şubata özel fiyatlarla sadece 49.99 ,sakın kaçırmayın.' Bu 14 şubat en güzel 14 şubatınız olsun istiyorsunuz hemen bize uğrayın.' 
   Hiç tatlı değilsiniz.Zaten 49.99, 59.99 gibi 9 un bol olduğu fiyatlardan nefret ediyorum.1 kuruş için birbirimizi kırmayalım bebekler, kaybolun!
    Otobüs bekleyen sevgililerin birbirlerini sesli öperek vedalaşma stillerini sevmiyorum.Yanağına bir vakum yapayım öyle git yarim ,şılak şuluk, he şimdi git.Çok iğrençsiniz yemin ediyorum .Öpmenin de adabı var.Bir de sevgilisine çantasını taşıtanlar var ki neyse.
   Kuralcı ,anarşist biri değilim.Siz özentisiniz ,göre gör oldu her şey, hepsi bu.
   ***
   Bu aralar dinazordu ejderhaydı böyle fantastik hayvanlara acayip ilgi duyuyorum.Bence baya sevimliler.
   Şubat tatilimin de iett otobüslerinde geçtiğini düşünüyorum.sürekli bir yerlere gitme telaşındayım.Tatiller zaten beni hep yormuştur.En iyisi Kocaeline dönünce dinlenmek.
   ***
    Hoşuma gitti:
       Mutlu olmak için birine ihtiyacın yok. Al kahveni ve tak kulaklığını. ' Midnight İn Paris
            
       "Leylâ, eğer ben ben isem, nesin sen; yok sen sen isen, ya neyim ben?!.."  Babil'de Ölüm İstanbul'da Aşk


    ***
      Bu aralar en çok dinlediğim olur:  pink_ just give me a reason

9 Ocak 2013 Çarşamba

... Gibi



















Her biri diğerinden farklı minik beyazlar.
Saçlarıma konuyorlar.
Tutmaya çalışmam hiç.
Bilirim, avuçlarımda yok olurlar.
Geceyi gündüz yapıyorlar.
Ellerinde  fener mi tutuyorlar?
Tek başlarına çaresiz gibiler,yalnız gibi aşksız gibi.
Düşüyorlar gök kubbeden sanki; hepsi birer misket tanesi.
Usul usul, ninni söyler gibi.
Bir kar tanesi, bin kar tanesi
Nazlı nazlı iner
Yollar,sokaklar,çatılar,insanlar,minik kuşlar, kediler..
Beyaz ve güzel
Yeryüzünde bir araya gelmiş, binlerce minik kar tanesi.

Buda şarkısı olsun; Leman Sam - Gül Güzeli